psikoloji tanım açıklama sorun tedavi yöntem hastalık psikanaliz freud sigmund ruhbilim psychology psikoloji adler psikopatoloji şizofreni parapsikoloji psikoterapi psikopati otizm psikanaliz şizofreni parapsychology cure therapy disease illness behaviouralism health autism psychoanalysis

Özel Arama

29 Ekim 2007 Pazartesi

Erdem ve parasal zenginlik

Erdem ve parasal zenginlik



Zeus'un oğlu Plutos sadece akıllı, erdemli, kibar, namuslu insanlarla dost olmayı, bunun dışındakilere yakınlık göstermeyerek, onları perişan, zayıf, sefil durumlara düşürmeyi planlamış. Zeus ise oğlunun bu davranışı ile, bir grubun kollanıp diğerlerinin dışlanması sonucu,insanlar arasında haksızlık ve eşitsizlik olacağını düşünmüş. Zeus'a göre herkes eşit şartlarda hayat maratonuna başlamalıymış. Bunun sağlanması için Zeus'a göre yapılması gereken şey oğlunun tüm insanları eşit görmesiymiş. Ve yapılacak şey, acı da olsa yapılmış. Plutos'un gözleri kör edilmiş. Bu durum sonrasında Plutos, çevresindekilere ahlaklı, erdemli, bilgili ve namuslu olup olmadıklarını bilemeden, olanaklarını, maddi ve manevi kaynaklarını ayrım gözetemeden insanların önüne sermiş. Ancak namus, erdem, ahlak kavramları kendileri için daha az şey ifade edenler, yalan dolan, iki yüzlülük ve riyakarlık ile Plutos'u aldatarak, bu zenginliklere kavuşmuşlar. Bir takım ayak oyunları, şiddet içeren davranışlar ve siyasi entrikalar ile bu imkanlardan doğru insanlara göre daha çok yararlanmışlar. Bu yetmezmiş gibi, bu kaynakların büyük bölümünden kendileri yararlandıktan sonra, arta kalanları da yakın çevrelerindekilere, eş, dost, partili benzer düşünce içindekilere dağıtmışlar. Ve ayrıca bu düzenbaz kişiler hassas köşe noktaları tutarak, namuslu insanların hak ettikleri noktalara gelebilmelerini önlemişler. Bu nedenle eski Yunan mitolojisine göre erdemli, namuslu,ahlaklı insanlar, yetenekleri, bilgileri ve kültürel birikimleri ne olursa olsun, zor koşullar içinde yaşamaya adeta mahkum olmuş. O yüzden mitolojide bu insanlara yardım etmeye çalışan bir sürü tanrı gerekmiş.

İkinci cumhurbaşkanımız İsmet İnönü bu konuda 'bir ülkedeki namuslular, o ülkedeki namussuzlar kadar cesur olmadıkça , o ülkede bir gelişme sağlanamaz’ demiştir. Kısacası kurallara, hukuka uymaya, çevreye saygılı olmaya, namuslu ve uygar olmaya, çalışkan ve üretici olmaya önce kendimizden başlayıp, bu erdemleri sonra ailemize ve yakın çevremize yaymalıyız. En iyi yatırım insana yapılan yatırımdır. Geleceği olan çocuklar, gençler desteklenmelidir. Her şeyi mitolojideki Plutos’un şans eseri nadiren iyilere rastlaması olasılığına bırakmayın. Maddi ya da manevi desteklerinizi kimsesiz ve yoksul kimselerden esirgemeyin. Herkes kapısının önünü temiz tutarsa , sokaklar tertemiz olur demişler. Önce kendi yanlışlarımızı sonra çevremizdeki yanlışları değiştirelim. Ondan bundan yakınmakla elimize bir şey geçmiyor. Yarın artık bugündür.

Ve sonra yerinde duranlara hep birlikte seslenelim ‘ beyler, hanımefendiler ilerleyelim.